4 Kasım 2012

KASIM SABAHIYDI




Yeni kararlar alma vakti olduğunu düşündü kadın. Geçip giden ayların ardından kendi için yaptıklarını düşündü ve dehşete düştü. Ne kadar da azdı! Başkalarını düşünmekten, gereksiz beklemekten başka bir şey yapmamıştı. Zihninin büyük bir bölümünü kaplayan aslında zerre kadar önemli olmayan birine takılıp kalmak nedendi. Duyguların damarlarını koparıp mantığa bağlama zamanıydı şimdi. Yenilenme, eğlenme, iyi yönde değişme vaktiydi şimdi. Siyah bir kuğudan beyaz kuğuya dönüşmeliydi şimdi. Bunu şimdi yapmalıydı "Bir Kasım sabahında"

Güneşin hafifçe ısıttığı bir sonbahar sabahında, tatlı Kasım'da attığı adımlar onu heyecanlandırmalıydı. Geride ne bir iz ne bir toz kalmalıydı artık. Herkes için kendi önemliydi bu hayatta. O da öyle yapmalıydı, kendisi için yaşamalıydı. Sebepsiz susan insanların peşinden gitmeyecekti artık. Ne kendi ne kalbi ne de aklı... O yolları tamamen kapatıp önüne milyonlarca kaya parçası koymalıydı. Güneş yarın daha parlak daha güzel olmalıydı.

Kamikaze gibi hissetti kendini. Dünyası bir anda ters yüz olmuştu. Hafif bir çarpıntı ve mide bulantısıydı eskiden kalanlar. Arkadaki gözlerini aldırmalı bir daha geçmişin tuhaf yollarına sapmamalıydı. Çocuklar gibi olmalıydı her zaman neşeli, çoğu zaman unutkan. İçinden geldiği gibi yüksek sesle utanmadan gülebilmeli, hayatla dans edebilmeliydi. Kısa bir roman gibi olmalıydı. Okuyanların aklında tarifsiz bir lezzet bırakan...

Hayalleri vardı. Hep başkaları yüzünden ertelenen... Bir bir sıraya koymalı planlarını ve taviz vermeden uygulamalıydı. Kendi için yapmalıydı doğruyu da yanlışı da hataları da. Sadece kendisi için olmalıydı artık. Derin bir nefes aldı ve bir Kasım sabahı değişmek isteyen bir kadın için böyle başladı ve bilirsiniz ki kadınlar bir şeyi istedikleri zaman olay bitmiştir.

Aylin ALAGÖZ/ 2012

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Kısa ve güzel bir yazı tebrikler..Kaleminiz iyi:))RİFAT ULU

Unknown dedi ki...

teşekkür ederim Rıfat bey :)